May 10, 2010

nolluuuoooo!

yetişemiyorum a dostlar!
ne kafamdaki düşünce hızına, ne artan heyecanlarıma, ne içimdeki isteksizliğe, ne geleceğimdeki belirsizliğe, ne de heveslerime, oyunlarıma, okumam gerekenlere, ödevlerime, çamaşıra, ütüye, bulaşığa ve yemeğe.
uyuyasım var ya da sürekli olarak güneşin altında yayılasım.
ben her bahar bu modda olur muydum?olurdum da bu kadar karmaşa olmazdı yine de.
olsundu geçerdi değil mi bütün bunlar.
şimdi dugu gelecek,baloya gidilecek,kep atılacak,ev taşınacak,insanlara veda edilecek,çok ağlanacak bir de çk gülünecek.
işimiz çok.
miss piggy ödevlerini teslim edecek, ev bulacak, konserlere gidecek..
dugu desen gelecek, sevgilisine kavuşacak, onun adına kutlamalar düzenlenecek, aldıklarını tek tek düzenleyecek..
bunlar bir şey değil daha neler neler neler..
biraz enerji biraz da rahatlamak için au revoir simone dinlemeye devam edeyim.
bi' de Deniz Baykal çıkan "kasedinin" ardından istifa etti dugu.
haberin var mıydı?
ingiltere'de de Brown Eylül gibi görevi bırakacağını ilan etti.
ohooooooo!
dünya da karışıyor bir biz mi.
küller gene hava trafiğini kapatıyor- aman sen gelirken bir şey olmasın,dinimiz amin."
aids'le savaşan dernekler güçsüzleşiyor, denize petrol sızıyor, anayasada madde tartışmaları bitmiyor.
ve hayat su gibi akıp gidiyor.
bense şenliklerde çimen+güneş+devilsticks+dondurma+aburcubur+koşuşturma+müzik dinleme+alkole doyma dönemine girmek istiyorum.
bi'de jelly bean'lerim bitti yaağ.
izninizle..

3 comments:

miss piggy said...

benim jelly beanlerim duruyo kurban olsunlar sana lulum! aynı baş dönmesini yaşamaktayız, to do list'ler kabarık, her şeyin yenilenme sezonuna girmişken biz de bir tembellik. lakin şu 3 haftayı atlatıp kendimi birinin yanında bulsam geçecek biliyorum:) seninki de nasıl geçecek bilirim de ehe afişe etmeyeceğim:) bizim naçizane hayatlarımız bi şekilde kendi kendine kavruladurur ve hepimizi savuradururken, dünyanın karışmışlığını ne yapacağız hiç bilmiyorum. ah be. derin nefesler çekmek gerek.

dugu said...

"ne içimdeki isteksizliğe, ne geleceğimdeki belirsizliğe"

adeta beni tanımlamışsın:D
son 11 günüm ama inanın dayanamıyorum. şaka değil hemen yurdun önünde yeşillik bi alan var orda siz nasıl olduğun bilirsiniz koşacağım!!

baykalın bile kasedi varsa işte ozaman gül balak ağlanıcak haline:D:D:D

lulu said...

HAHAHAH!yıllarımı Baykal'ın hem Antalya'da hem de Ankara'da komşusu olarak geçirdim,lakin bazı şeyleri öğrenememişim farkındayım.
valla çimenlerde koşmak için geri sayım bebeyim,seni bekliyoruz.geri kalan her şey hazır ne de olsa shkjshk